ADAM'IN HİKAYESİ
- Ferhan Tutaşer
- 20 Ara 2020
- 1 dakikada okunur
Taksiciye 'çok geç kaldım beni otogara lütfen yetiştir!' dedi, gömleğini iliklerken.
Taksici yetiştirdi.
Adam ücreti öder ödemez inip, otobüse binmek üzere hızlıca yürüdü.
Şoför arabasını tekrar sürmeye koyulmuşken, biraz da mutlulukla 'vay be, meselesi yarıda kalmadı sayemde ve kim bilir nereye aktı hikayesi' diye geçirerek içinden, O'nun için kendince devam senaryoları yazdı zihninde.
Adam otobüse binmiş, yola çıkmıştı ve telefonunda mesajlaştı bir süre, derken yazışmada ne olduysa, otobüsün -daha şehrin içindeyken- durduğu ilk yerde kısa süre düşünüp, aniden inip geri döndü. ***
Kapıyı açar açmaz mobilyaları, perdeleri, ayrıntıları, renkleri, hatta tozları bıraktığı gibi bulunca, evden çıktığı sırada bu kadar çabuk döneceğini haklı olarak da olsa hiç ama hiç hesap etmeyişiyle yüzleşme ve -dolayısıyla karşısında duran bu aynılığa; üstelik de kendindeki aynılıkla- dönmüş olduğu gerçeğini iliklerine kadar yaşama zorunluluğunda eve girip kapıyı kapadı ve hepimiz dışarda kaldık.
Bu anlarda adam, taksicinin kafasındaki hikayede kim bilir nerelerdeydi.
Comments