Yürürken, üşüyen bir kuş görmüşseniz ya da yolun karşısına geçmekte zorlanan bir yaşlı, kapıda kalmış komşunuza umurunuzda olmadan bakıp...

Bana yalan söyle. Başka türlü iyileşemem. Ne gördüm gerçeklerden?  Artık yapamıyorum. Dediğim ‘geçmişi unuttur’ değil; sildir ne...

Cep telefonu veya sosyal medya yazışmasında bize söyleneni onaylarken,kabul ederken Türkçeye tamam diye çevrilen Ok ile yazmak...

Yaşlı insanların yolda durdurup, tebessümleriyle ‘ne derdin var çocuğum’ diyebilecekleri insanlardan… Hüzün halleri… Bu onun ne yazık ki...

..bu duygular, farkında bile olmadan gerçekleşmesini istediğimiz şeylerin bize göz kırpışları. Bak sana ne anlatıcam:

Herkesin, bu yüzden de her şeyin üzerime geldiği bir dünyada yaşıyordum. Kimse inanmıyordu bana; büyütüyormuşum. İşimde bile, saç...

İstediğiniz her şekerleme paketine dokunabilmiş, her oyunu tatmışsınızdır. Hayatta, anlatmak istediğiniz her şeyi anlatabilmişsinizdir falan

beni o sahile götür bebeğim. yaşlanıyorum hem, göreceğim ne kaldı ki..nasıl umutsuzum bu güzel havada, bilemezsin. içimde acıklı hayat...

nasıl yaşanır, kişiye ne, neden denir, nasıl var olunur, nasıl konuşulur; bilmiyorum ben. şimdi yere indiriyorum kimden özür...